KELEBEK ETKİSİ

Modern şehir hayatında apartman ve sitelerin alışık olduğumuz ortak yaşam alanı tasarımları yrine bir kelebeğin içinde yaşamak ister miydiniz?

Yunaninstan merkezli mimarlık stüdyosu 314 Architecture, tam da bunu öneriyor. Atina'nın deniz kenarındaki Vouliagmeni banliyösünde tamamladıkları son işleri olan "The Butterfly" adına uygun olarak bir kelebek formunda. Dört farklı bağımsız birimden oluşan benzersiz konut kompleksini içeren yapı, yaşam alanlarını kelebeğin kanatlarından ilham alınan eğimlerle ayırıyor. Kanat yapıları zemin katlara gölge sağlarken, en üst kattaki misafirlerin engelsiz deniz manzarasının keyfini çıkarabileceği açık teraslar oluşturuyor. Bu bükümlü form ayrıca mahremiyeti de sağlıyor.

"The Butterfly" da birimleri ayıran şeffaf malzemeler, dış ve iç kısımlar arasında bağlayıcı bir unsur olarak kullanılıyor. U formundaki cam, maksimum doğal ışığın iç mekana nüfuz etmesine izin verirken, katı duvar sınırlarının düzenlenmesine de imkan sağlıyor. Bu tasarım sayesinde bina sakinlerinin hareketleri cam ve eğimli duvar tasarımı ile iç içe geçerek, konutun genel atmosferine katkıda bulunan bir çarpıtma filtresi oluşturuyor.

Bina peysajında bitki örtüsünü öne çıkaran yapay göllerle kompozisyonu tamamlanırken, beyaz renk baskın alanlar inzivaya ve huzura davet ediyor. Zemin kat balkonlarını birbirine bağlamak için göllerin ve bitkilerin üzerinden geçen patikalar ise doğa ile buluşmak için alternatif bir rota sunuyor.

Mimari Proje - 314 Architecture

Kaynak I Designboom