Müzik VBenzeri serisinin onbirinci konuğu GAD Mimarlık'tan Gökhan Avcıoğlu.

Özellikle son yıllarda sağlıklı yaşam bilincinin gelişmesi ile birlikte ön plana çıkan “iyileşme (retreat)” kavramı; hem bedensel hem de zihinsel arınma mekanlarını yeniden gündeme getirdi. Bedenimize aldığımız yiyeceklerin kaynağını bilme isteğimiz, vücudumuza iyi gelecek en ideal aktiviteyi keşfetmeye olan merakımız, bizi şehirlerden çıkarıp doğaya yönlendirdi. Bu bağlamda sizler için iyileşme merkezlerinden bir seçki derledik.

KUD Design Studio ve BBA.istanbul tasarım ofisleri işbirliğinde geliştirilen ALMA restoran, Antalya, Side’de konumlanıyor. Bölgenin kentsel ve kültürel dönüşümüne dikkat çeken yapı, yerel malzemeleri, geleneksel ve çağdaş üretim teknikleriyle birleştiriyor. Mimari niteliğiyle birlikte gastronomi kültürü bağlamında da öne çıkmayı hedefliyor.

Foster + Partners mimarlık ofisinin, sivil drone ve yaratıcı kamera teknolojileriyle bilinen firma DJI için tasarladıkları şirket merkezi Sky City, teknoloji ve sürdürülebilirliği harmanlayarak dinamik bir mimari yaklaşım sergiliyor.

Geo_ID kurucu ortaklarından Tuğçe Rizeli Bilgi ile multidisipliner tasarım stüdyosu Geo_ID hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın koordinasyonunu üstlendiği Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergisi Türkiye Pavyonu’nda yer alacak projenin belirlenmesi için yapılan açık çağrı 20 Ekim Perşembe günü sona erecek.

Danimarka’nın Kopenhag kentinde konumlanan, 3XN imzalı Ørestad College, açık alan öğretimine teşvik eden çağdaş tasarım diliyle, iletişim ve etkileşim odaklı bir eğitim düzeni yaratıyor. Sağladığı yenilikçi öğretim alanları, eğitim sisteminde yeni bir dinamizm yaratıyor.

Her sene heyecanla beklenen Maison&Objet Paris Fuarı ve Paris Tasarım Haftası’nın 8-17 Eylül tarihlerinde gerçekleşen edisyonu kapsamında en dikkat çeken sergilerden biri de Galerie Kreo’da gerçekleşen ‘’Step by Step’’ sergisiydi.

İsrail’de bulunan Holon Tasarım Müzesi, Holon kentinin ilk tasarım müzesi olma özelliğini taşırken sanat ve tasarım deneyimini herkes için erişilebilir kılıyor.

Laxmi Interiors kurucusu Pınar Hacıraifoğlu ile mekan tasarım stüdyosu Laxmi Interiors hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik.

Bölgenin yerel kimliği ve çevresel koşullarından yararlanarak ortaya çıkan modern mimari örnekleri, toplum üzerinde sosyal, çevresel ve kültürel farkındalık yaratıyor. Bu parametreler doğrultusunda oluşturulan yapısal çözümlerle, toplumun bulunduğu bölgedeki yaşam biçimine mekansal bir karşılık veriyor. Bu bağlamda, Nijeryalı mimarlık stüdyosu Studio Contra, Red Clay Villa projesi ile yerel değerlerini, global etkilerle harmanlıyor.

Plastiğin biyolojik çeşitlilik ve iklim değişikliği gibi konularda yarattığı olumsuz etkiler, toplumu bu konuda daha duyarlı olmaya itiyor. Giderek bilinçlenen toplumla birlikte, farklı sektörlerden pek çok marka sürdürülebilir bir gelecek etrafında şekillenerek, malzemelerini ve üretim yöntemlerini gözden geçiriyor. İsveçli tasarım danışmanlığı platformu Form Us With Love, üretilen atıkları malzeme kaynağı olarak yeniden tanımlıyor.

Bir yanda etkisi gün geçtikçe daha yoğun hissedilen iklim krizi ve diğer yanda gelişen teknoloji, mimarinin su etrafında şekillenmesini teşvik ediyor. Küresel ısınmanın yarattığı sorunlara karşı çözüm olarak giderek artan su üzeri yaşam, farklı ölçeklerde karşımıza çıkıyor. Hollanda’da konumlanan Sluishuis, fütüristik tasarımıyla kent, su ve peyzaj arasında güçlü bir bağ oluşturuyor ve sakinlere yeni bir yaşam deneyimi sunuyor.

Tarihi Moda İskelesi’nin tasarımını üstlenen NOVOS Mimarlık kurucuları Hande Ciğerli ve Mert Üçer ile restorasyon süreci üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Geleneksel ve çağdaş olanı bir araya getiren Emiliano Salci ve Britt Moran, Dimore Studio, Dimore Gallery ve Dimore Milano ile tasarımın farklı alanlarında malzeme ve kültürel öğeleri harmanlayarak kullanıcı ve ziyaretçilere farklı hikayeler ve zengin deneyimler sunuyor. Maksimalist yaklaşımı benimseyen ikili, duyulara hitap eden dinamik tasarımlarıyla güçlü diyaloglar sağlamayı hedefliyor.

Santiago Calatrava imzalı Museum of Tomorrow, dünyanın geleceğini sorgulayan bir kültür merkezi olarak işliyor. Yapının, yerel kültürlerden ilham alarak tasarlanan çarpıcı mimarisi, kent ve doğa arasındaki ilişkiyi araştırıyor.

Mimarlık stüdyosu Iheartblob, halktan topladığı NFT’lerle bir pavyon oluşturuyor. Dijital dünyayı fiziksel dünya ile bir araya getiren pavyon, yavaş ve merkezi olmayan bir mimari yaklaşım benimsiyor. Kolektif bir şekilde giderek eklemlenen renkli yapının zaman içinde büyümesi hedefleniyor.

Geleneksel yaklaşımını günümüz modern estetiğiyle harmanlayan Japon mimarisi, yalınlık ve minimalizm etrafında şekilleniyor. Kengo Kuma & Associates imzalı KAI Yufuin, Japonya’nın kaplıcalarıyla öne çıkan Ōita Eyaleti’ndeki bir çiftçi köyü ve pirinç tarlalarının oluşturduğu manzaralardan ilham alarak, yerel malzemelerle tasarlanıyor.