EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ
EKOLOJİK MİMARİ

EKOLOJİK MİMARİ

MİMARİ   23.10.2021

İnsanlar, tarih boyunca bulundukları çevre ile iç içe oldular. Üretim ve tüketimlerinde çevrenin onlara sağladığı imkanları kullandılar. Zamanla gelişen sanayi ve teknoloji, bu üretim ve tüketimi oldukça hızlı hale getirdi. Tüm kaynakların bu hız için seferber edilmesi çeşitli çevre sorunlarına yol açtı. Sorunların, önlem alınmadığı taktirde daha da artacağı ön görülüyor.

Günümüzde teknolojinin ulaştığı nokta enerji kullanımını oldukça arttırdı. Enerji kullanımının artması çevre kirliliğine ve ekolojik dengede geri dönülemez tahribatlara yol açtı. Bu kirliliğin en büyük sebeplerinden biri kullanılan fosil yakıtlar. Fosil yakıtların hem çevreye zarar vermesi hem de yakın zamanda tükenecek olması insanları yenilenebilir enerji kaynaklarına kullanmaya itiyor.

Yeryüzündeki yapılar, enerji tüketimi açısından oldukça önemliler. Dünya’daki enerji tüketiminin yaklaşık olarak yarısı inşa ettiğimiz yapılar tarafından tüketiliyor. Bu bağlamda yaşanılabilir bir çevre için yapıların proje aşamasından üretim aşamasına, kullanım aşamasından yıkım aşamasına kadar harcadığı enerji hesaplanarak akılcı çözümlerin üretildiği, doğa dostu, ekolojik ve sürdürülebilir yapılar oluşturmak gerekiyor. Bir yapının enerji ihtiyacını en aza indirmek amacıyla, tasarımın ve malzeme seçiminin bu doğrultuda belirlenmesi ise ekolojik mimarlık pratiğinin alanına giriyor.

Ekolojik ve sürdürülebilir yapılara baktığımız zaman; yerel malzeme ve dönüştürülebilir temiz enerji kullanımı, güneşten referans alınarak yapının ve mekanların konumlandırılması gibi detaylandırılan çok veri ve ölçüm bulunuyor. Malzeme seçimi ve yapıya entegre edilen sistemlerle birlikte yapıda gereksinim duyulacak enerjinin üretimine katkıda bulunulması hedefleniyor.

Yerkürenin geleceğinin tehlikeye girmesi pek çok devleti ve özel kuruluşu yeşil rekabeti teşvik etmek, yeşil binaların yararları konusunda tüketici bilincini arttırmak üzere sertifikalandırmalar ve uygulamalar geliştirmeye itiyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde United States Gren Building Council(USGBC), Avustralya’da Green Star, Brezilya’da ise LEED Brasil bu kurumlara örnek olarak verilebilir.

Amaçları genel ve  geçerli ölçüm standartları oluşturarak  yeşil binaları tanımlamak, bütünsel bir  bina  tasarım yöntemi  geliştirmek olan kurumlar yeşil  rekabeti  teşvik  etmek,  yeşil binanın  yararları  konusunda  tüketici  bilincini  arttırarak bina pazarını dönüştürmek için dünyanın pek çok bölgesinde birlikte çalışıyorlar.

Ekolojik mimarlığı birkaç mimari proje eşliğinde inceleyelim.

Expo 2020 Dubai Sürdürülebilirlik Pavyonu

Dubai’de, 2020 Expo için Grimshaw Architects tarafından bir Sürdürülebilirlik Pavyonu tasarlandı. Pavyon tasarımı, güneş ışığı ve nem suyu hasadı için optimize edilmiş bir morfoloji ile fotosentez gibi doğal süreçlerden ilham alıyor. 130 metre genişliğindeki gölgelik çatı, fotovoltaik panellerle kaplanırken, etrafındaki 18 "Enerji Ağacı" insanlar için gölgelik alanlar oluşturuyor ve enerji sağlıyor. 6.300 metrekarelik sergi alanının büyük bir kısmı yerin altında yer alıyor. Böylece dünyanın yalıtım etkisinden yararlanılıyor. Huni şekli, doğal havalandırmayı ve pavyonun doğal ışık almasını sağlıyor.

Kö-Bogen II Ofis Binası

Almanya’nın Düsseldorf şehrinde 2020 yılında inşa edilen ofis binası Ingenhoven Architects tarafından tasarlandı. Yapıdaki Gürgen ağacı, kışın yapraklarını tutan yerli bir ağaç türü olduğu için bilinçli olarak seçildi. Çitleri bina tasarımına dahil etmek için, Berlin Beuth Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'nden Prof. Dr. Strauch ile birlikte kapsamlı bir fitoteknolojik konsept geliştirildi. Yeşillik şehrin mikro iklimini iyileştiriyor; yaz aylarında güneş ışınlarına karşı koruyor ve kentsel ısıyı azaltıyor, karbondioksiti bağlıyor, nemi depoluyor, gürültüyü azaltıyor ve biyolojik çeşitliliği destekliyor.

Daylesford Longhouse

Avustralya’da 2019 yılında inşa edilen yapı Partners Hill tarafından tasarlandı. Kulübe yerel dilini canlandıran endüstriyel üst yapı, çakıl zeminli minimal temeller üzerine oturuyor. Ekonomi ve sürdürülebilirlik projenin temelini oluşturuyor. Longhouse, çok az ısıtma ve soğutma girdisi ile pasif ev standartlarına göre inşa edildi.

Kaan Çorbacı

#EkolojikMimari #Expo 2020 Dubai Sürdürülebilirlik Pavyonu #Kö-Bogen II Ofis Binası #Daylesford Longhouse


Sayfanın Başına Dön