MONOLOQUE SANAT MÜZESİ DUYUSAL BİR DENEYİM YARATIYOR

Çin, Quinhuangdao şehrinde doğa içerisinde konumlanan Monologue Sanat Müzesi, şehir hareketliliğinden uzaklaşmak isteyen bireyler için meditatif bir ortam yaratıyor.

Bugün, kişilerin bireyselleşerek iç yaşamlarına dönme isteği, onları daha sakin, kırsal bölgelere yönlendiriyor. Bu bağlamda, mimari yaklaşım da toplumun ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde gelişiyor ve değişiyor. Hareketli kent hayatından kaçmak isteyen kişiler için doğa içerisinde, şehir kaosundan uzak sosyal mekanlar ve konutlar giderek artıyor.

Şanghay merkezli mimarlık stüdyosu Wutopia Lab’in tasarladığı Monologue Sanat Müzesi, Çin, Qinhuangdao şehrinde konumlanıyor. Bölgenin hareketliliğinden uzaklaşmak isteyen bireyler için meditatif bir ortam yaratan müze, ziyaretçiyi bireysel özgürlük ve ruhsal iyileşmeye teşvik ediyor. Doğanın içerisinde kurgulanan yapı, Beidaihe'deki SEATOPIA parkında, beyaz bir cephe ile çevrelenmiş havuz üzerinde birbirinden farklı üç geometrik mekanın konumlanmasıyla oluşuyor. Havuzu çevreleyen ana yapı, yaklaşık 150 m uzunluğundaki koridoruyla bir sanat galerisi işlevi görüyor ve merkeze gelindiğinde bir avluya açılıyor. Dikdörtgen formdaki yapı, dans, yoga, tiyatro gibi aktiviteleri destekliyor.

Mimarlık stüdyosu, müze adı altında, ziyaretçilerin kendileriyle yalnız kalabilecekleri samimi ve sessiz bir ada yaratmayı hedefledi. Ni Zan’ın 1345’teki tablosu Six Gentlemen’dan ilham alan stüdyo, havuzda çam, karaağaç, selvi, akçaağaç, meşe ve çin çitlembiği ile mini bir orman yaratıyor. Monologue’un kıvrımlı formu, yalın dekorasyonu ve doğal ışıkla aydınlanması, yaratmak istebilen meditatif ortamı sağlıyor.

İç mekana yayılan gün ışığı, yansımalar ve bükülmelerle ortaya çıkan ışık oyunları, içeride bulunan aktivite alanları ve doğanın sesiyle bir araya gelerek ziyaretçileri duyusal bir yolculuğa çıkarıyor.