TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA
TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA

TARİHİN ŞEFFAFLIĞINDA

MİMARİ   28.07.2016

Son yıllarda Türkiye'de yapılan restorasyon uygulamalarının durumu pek iç açıcı olmasa da, bu konuda yüzümüzü güldüren projeler de yok değil. Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından yürütülen Beyazıt Devlet Kütüphanesi restorasyon projesi bunlardan biri...

 

1884 yılında Kütüphane-i Umumi-i Osmani adıyla inşa edilen yapı, Beyazıt Camii'nin hemen yanında konumlanıyor. Yapının lokasyonu ve kimliği göz önünde bulundurulduğunda, Tabanlıoğlu ekibinin hassas ve özenli bir restorasyon süreci izlediğini söylemek mümkün.

 

Proje genelinde minimal müdahaleler ile tarihi dokuya saygılı modern eklentiler karşımıza çıkıyor. Nadide kitapların ve el yazmalarının sergilendiği şeffaf platformlar ise bu naif müdahalelerden yalnızca biri. Ekibin bu yaklaşımı, eserler için optimum atmosfer sunmanın yanı sıra mevcut doku içinde yalın ve modern bir dokunuş yapmakta. Avlu üzerinde tercih edilen şeffaf membran örtü ise ziyaretçiler için iklimsel açıdan kontrollü bir iç mekan tanımı yapıyor. Restorasyonun minimal tavrını gözler önüne seren bir diğer detay ise Bizans Kilisesi kalıntılarını izlemeye imkan veren cam yüzey…

 

Kütüphanede katlar arasındaki dağılımı da hemen belirtelim! Çağdaş Türk eserleri ikinci katta ve periyodik yayınlar birinci katta yer alırken zemin kata yerleştirilen şeffaf platformlarda değerli nadide eserler bulunuyor.

#Tabanlıoğlu Mimarlık #Beyazıt Devlet Kütüphanesi #İstanbul #restorasyon projesi #minimal müdahale #modern dokunuş


Sayfanın Başına Dön