KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ
KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ

KAMUSAL ALANDA SANAT HAREKETLERİ

TASARIM   10.05.2022

Günümüzde, çağdaş sanatın özerk bir ifadesi olarak dönüşen kamusal sanat; toplumda küresel bir birliktelik hissi oluşturarak, toplum ve çevre üzerinde pozitif etkiler yaratmayı hedefliyor. Kamusal alanda farklı yaklaşımlarla izleyiciler üzerinde merak uyandıran sanat eserlerini inceliyoruz.

Kentleşmenin hızlanması ile birlikte kamusal alan kavramı da her gün dönüşmeye devam ediyor. Antik Yunan'da Agora olarak bilinen kamusal alan, bir ifade, konuşma etkinliği alanı olarak kentin en önemli mekanıydı. Rönesans ile birlikte kamusal alan, kentlerde büyük parklar, meydanlar olarak karşımıza çıktı. Bu park ve meydanlarda heykel sanatının yoğun olduğu düzenlemeler gözlemleyebiliyoruz. Modernizm sürecinde ise, sosyal refaha sahip ülkelerdeki eğitim kurumları, hastaneler, parklar gibi kamunun ortak kullandığı açık ve kapalı alanlarda sanat ve kültürün topluma ulaşması ve toplumda mutluluk oluşturması amaçlandı. Halka açık çeşmeler, kent meydanları, meydanlara yapılan sembolik heykeller, peyzaj düzenlemeleri tasarlandı ve uygulandı. Günümüzde kentlerdeki demografik yapılar da dönüşürken, kamusal alan Antik Yunan'daki gibi bir kişisel ifade ve söylem alanı olarak yeniden gündeme geliyor. Günümüzün en önemli düşünürlerinden biri olan Jürgen Habermans, kamusal alanı, kültürlerin etkileştiği, beş duyuya hitap eden bir "iletişim eyleminin deneyimi" olarak anlatıyor. 

Teknolojik gelişmeler, küreselleşme, bireyselleşme, iklim sorunları gibi değişen dünya dinamikleriyle birlikte kamusal sanatın ifadesi ve hedefi de değişti. Günümüz koşullarında, içinde bulunduğumuz sosyo-politik ve ideolojik yapı, sanatçıların kamusal alandaki eserleri üzerinde büyük etkiye sahip. İnsanlara ortak deneyimler yaşatarak küresel bir birliktelik hissi yaratmayı hedefleyen kamusal sanat eserleri, toplumun, içinde yaşadığı çevreyi tanımasına ve çevreye olan duyarlılığın arttırılmasına, kişilerin iletişimlerini ve gündelik yaşayışlarını geliştirmelerine olanak sağlıyor. Çağdaş sanatın özerk bir ifadesi olarak dönüşen kamusal sanat; çevresel sürdürülebilirliği konu edinen, toplumsal cinsiyet rollerini tartışan, özgürlüğü esas alan, kültürlerden esinlenen, çevreye ve topluma duyarlı projelerle toplum ve çevre üzerinde pozitif etkiler yaratmayı hedefliyor. Kamusal sanatın sosyal etkileri dışında, eserin anıtlaşması, peyzaj görselliğinin oluşturulması gibi durumlar turizmi ve ekonomiyi destekliyor.

1960’lardan günümüze, sosyo-politik ve ideolojik yapıların, toplumsal ve çevresel sorunların tartışılabilir olduğu bir ortam yaratan kamusal alandaki sanat eserlerinden oluşan seçkiyi inceliyoruz.

Mimari yapılara, doğal alanlara ve parklara renkli kumaşlar giydirerek sanatla mimariyi birleştiren çift Christo ve Jeanne Claude, Berlin’de Reichstag binası, Paris’te Pont-Neuf Köprüsü, New York Central Park’ta Geçitler projesi gibi kamusal alanları giydirdikleri çok sayıda esere imza attı. Jeanne Claude’un ölümünün ardından Christo, planladıkları projeleri hayata geçirmeye devam etti. 

İkili, üstlerini örttükleri bina, nesne ve doğal alanlarla izleyende merak hissi uyandırarak sakladıkları nesneleri ortaya çıkarıyor. Çiftin özgürlük temasını esas alarak oluşturdukları enstalasyonlar, sahiplenme algısını protesto ettikleri siyasi bir duruş sergiliyor; doğal alanlara yaptıkları eserlerle çevreye de pozitif bir etki sağlıyorlar. 

1983’de Miami’de Biscayne Bay’de 11 adanın etrafını pembe kumaşlarla sararak etkileyici görüntüler ortaya çıkardılar, enstalasyon toplanırken 40 ton atık da beraberinde toplandı. 

1995’te Berlin’de 100.000 metrekare kumaş ile Reichstag binasını giydirdiler, 14 gün boyunca kumaşla kaplı olan binadan arda kalan tüm kumaşlar geri dönüştürüldü. Eser, alman siyasetçilerin eleştirilerine maruz kalsa da, günümüzde hala çağdaş sanatın en çarpıcı örnekleri arasında yer alıyor. İkili, Reichstag binasını giydirerek yapının hacmini ve bütünsel varlığını ön plana cıkarıyor, izleyicilerin her gün yanından geçtikleri binaya farklı bir gözle bakmalarını amaçlıyor.

Roma mimarisinden ilhamla, Alessandro Orsini ve Nick Roseboro'nun mimari tasarım ve araştırma stüdyosu Architensions tarafından tasarlanan ‘’The Playground’’, 2022 Coachella Müzik ve Sanat Festivali’nde yer alan 11 yerleştirmeden biri. Architension’ın renkli bir yaklaşımla dikey bir kent olarak yarattığı ‘’The Playgorund’’, şehri Coachella Vadisi’ne taşıyor. Modüler bir ızgara çerçevesinde geliştirilen proje, yüksekliği 12 ile 17 metre arasında değişen ve köprülerle birbirine bağlanan dört kuleden oluşuyor. Her kulenin farklı geometrik forma sahip olduğu proje, formları ve renkleriyle eğlenceli ve benzersiz bir deneyim sunuyor. Camgöbeği, magenta ve sarı renklerden oluşan modüller, günışığı üzerlerine geldiğinde çevrede ışık oyunları yapıyor, aynalı bloklar ise çevredeki performans ve etkinliklerin ışığıyla bütünleşerek etrafındaki aktiviteyi güçlendiriyor ve ziyaretçilerle etkileşime geçiyor. Constant Nieuwenhuys'un, üretimin getirdiği yükümlülüklerden uzaklaşmış, sonsuz boş zamana sahip, oyun, keşif ve deneme şehri olan ‘Yeni Babil’ eserinden etkilenerek oluşan ‘’The Playground’’, ziyaretçilere dinlenebilecekleri bir alan sunuyor.

İstanbul, Kabataş’ta Kahve Dünyası’nın hayata geçirdiği Yan Köşe projesi, Türkiye’deki sanatçıların kamusal alanda çalışabilecekleri 260 metrekarelik bir alan yaratıyor. Kamusal alanda sanat için ayrılmış bir proje alanı yaratan Yan Köşe, dönemsel olarak bağlama duyarlı, toplumsal ve çevresel güncel konuları işleyen sanatçıların eserlerini sergiliyor. Bugüne kadar kentleşmeden, iklim sorunlarına ve toplumsal problemlere kadar farklı konuların farklı disiplinlerle sergilendiği alanda son olarak sanatı bir tür iyileşme aracı olarak gören sanatçı Vahit Tuna’nın, Türkiye’deki kadın cinayetlerine gönderme yaptığı ‘’İsimsiz’’ adlı yerleştirmesi sergilendi. 440 çift siyah kadın ayakkabısından oluşan proje, ölen kişilerin ayakkabılarının evlerin kapısının önüne bırakılması geleneğinden yola çıkarak farklı sebeplerle öldürülen kadınların sayısına işaret ediyor; kadına şiddeti sokağa taşıyarak kamusal bir tartışma ve bilinçlendirme aracı görevi görüyor.

İngiliz tasarımcı Paul Cocksedge tasarımı Zaman Döngüsü (Time Loop) enstalasyonu, ilhamını Hong Kong’daki sanayi bölgesi Kwun Tong’un sürekli dönüşen doğası ve mimarisinden alıyor.  Tasarımcı, Kwun Tong bölgesinin zaman içindeki değişimini ve gelişimini, başlangıcı ve sonu olmayan bir şekille yansıtıyor. 3.82 metre boyundaki halka kerestelerin birbirine bağlanmasıyla oluşan enstalasyonun, toplumda hareket ve değişim hissi uyandırması hedefleniyor.

Montreal Güzel Sanatlar Müzesi’nin, Afrika'dan Amerika'ya: Yüz yüze Picasso, Geçmiş ve Günümüz Sergisi kapsamında NÒS Architecture stüdyosunun tasarladığı Hareketli Kum Tepecikleri (Moving Dunes), Montreal’de insanlara, duyuları uyandıran bir yanılsama deneyimi sunuyor. Kübist ressamların yaklaşımından ilham alan Kum Tepecikleri, perspektifin rolünü sorguluyor. Farklı açılardan farklı görüntüler ortaya çıkaran projede anamorfoz perspektif tekniği kullanılıyor ve bu yöntem, halka oyunsal bir deneyimle tanıtılıyor. Sokak zeminini manipüle ederek oluşturulan dalgalar ve yansıtıcı küreler, kişi yürürken sokağın dönüşmesini ve canlanmasını sağlıyor. Montreal Güzel Sanatlar Müzesi, Kum Tepecikleri çalışmasıyla turistik bir cadde olan Du Museè caddesini canlandırıyor.

#kamusal sanat #çağdaş sanat #tasarım #modern mimari #ChristophePillet #Jeanne Claude #Reichstag binası #Berlin #Biscayne Bay #Alessandro Orsini #Nick Roseboro #Architensions #The Playground #Coachella Festivali #Yan Köşe #Kahve Dünyası #Vahit Tuna #İsimsiz #İstanbul #Paul Cocksedge #Zaman Döngüsü #Montreal Güzel Sanatlar Müzesi #Hareketli Kum Tepecikleri


Sayfanın Başına Dön