YERİN ALTI

JKMM tarafından yenilenen ve toplamda 13,000 metrekarelik bir alana yayılan Amos Rex, cadde seviyesinin altında konumlanıyor. Sokak hizasına uzanan kubbe benzeri pencereler iç mekanın doğal ışıktan faydalanmasını sağlarken, caddede de bir pavyon oluşturuyor. Akustik disklerle ve mat siyah zeminle kaplı bu pavyon merak uyandırarak yoldan geçenleri müzeye çekmek üzere konumlanıyor.

Kubbe benzeri pencerelerin altında 2.200 metrekarelik geniş bir sergi salonu yer alıyor. Bir mağarayı andırırcasına kolonsuz bir biçimde inşa edilen bu alan, gelecekte farklı sergileme tekniklerine ve sanat formlarına ev sahipliği yapabilecek şekilde modifiye edilebiliyor. Sokak hizasından aşağı uzanan merdivenler müzenin dairesel formlarla aydınlatılmış lobisine uzanıyor. Monolitik formu organikleştirmek üzere pavyonda kullanılan tüm yuvarlak şekiller yapının iç mekanında da kendini tekrar ediyor; oturma alanlarındaki mobilyalar, dinlenme& toplantı odasındaki diskler ve sergi salonunun tavanını kaplayan yuvarlaklar aynı dairesel formu takip ediyor.

Yenileme projesi sırasında JKMM, eski yapıya ait birçok detayı korumaya özen gösteriyor. Bu sebeple, Amos Rex'te kullanılan tüm renkler ve malzemeler orijinal yapıdakiyle aynı olacak şekilde kurgulanıyor. Ekip, aydınlatma ve mobilyalara çağdaş bir yorum getirerek yapının Helsinki’nin değişen şehir kimliğiyle de bir paralellik kuruyor.