MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ
MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ

MİLANO TASARIM HAFTASI 60. YIL SEÇKİSİ

TASARIM   28.06.2022

Dünyanın en önemli tasarım etkinliklerinden biri olan Milano Tasarım Haftası, bu sene 60. yılını kutladı. Tasarım haftasında; moda markalarının iç mekan ve mobilya tasarımına yoğunlaştığını, ürün tasarımının ise dünya ve çevre ile ilgili iletişim kuran güçlü bir mecra olarak yeniden konumlandığını gözlemledik.

Sürdürülebilirliği sadece malzeme ve yapım tekniği üzerinden ilişkilendiren anlayışın aksine, var olanı yeniden işleyen örnekler ön plandaydı. Özellikle miras markalar sıfırdan yeni bir koleksiyon geliştirmektense, var olan klasik ürünlerini yeniden yorumlamayı tercih ediyorlar. Zanaat kültürü güçlü ülkeler de var olan referanslarını yerel zanaatlar ile geliştirerek özgün tasarımları ile ön plana çıkıyorlar.

Milano Tasarım Haftası, tasarım sahnesi kadar, mimarlık tartışmasını da yönlendiriyor. Bu sene; basit ama akılcı müdahalelerle mimarinin mekandaki duygusal etkileşimi güçlendirmesi üzerine geliştirilen mekansal yerleştirme ve sergi tasarımları gözlemledik.

Milano Tasarım Haftası’ndan mimari deneyimler üzerinden, globaldeki güncel eğilimleri yansıtan bir seçki derledik.

Hermès ile Yerçekimine Meydan Okuyan Hafiflik Arayışı

Hermès,1947’den günümüze ulaşan modernist bir mimari yapı olan La Pelota’da her sene insan ölçeğinin üzerinde bir mimari deneyimle marka kültürünü yansıtıyor. Fransız artizanal üretimi ile miras marka olma kültürünü merkezine alan Hermès, bu sene de Milano’da görkemli bir gösteri hazırlamıştı.

Alexis Fabry ve Charlotte Macaux Perelman, brütalist su kulelerinden ilham alan dört yapı etrafında Hermès sergisini kurguladı. İçi boş, ahşap çıtaların yarı saydam renkli kağıtlarla kaplandığı, açık bir paraşütü anımsatan bu hafif yapıların içinde Hermès’in ev tekstili ve masaüstü obje koleksiyonu sergilendi. Hermès, hafiflik manifestosunu, en sevdiği malzemelerden biri olan kaşmiri kullanarak altı farklı kreasyon üzerinden yansıttı.

Mimari bir Anlatının Parçası olarak Peter Zumthor Koleksiyonu

Tokyo merkezli mobilya galerisi Time & Style, İsviçreli mimar Peter Zumthor’un son elli yılda mimari projeleri için özel olarak tasarladığı mobilyaları yeniden yorumlayarak bir seçki sergiledi.

Zumthor mobilyaları tek tek veya ticari olarak tasarlamak yerine, mimari bir anlatının parçası olarak bütünleştirmekle ilgileniyor.

Geleneksel Japon el sanatları ile Zumthor'un mimarisi ve felsefesi arasındaki bağlantıları ortaya çıkaran koleksiyon, uzun ömürlü bir atmosfer yaratmak için malzemelerin temel özelliklerini ve varlığını kullanıyor.  Malzemelerin dünyadan, gezegenimizden geldiğini, ardından türediğini ve sonra bir evi bir araya getirdiğini savunan Zumthor, bu koleksiyonla ihtiyaçtan doğan işlevsel bir estetik yaratıyor. Koleksiyon, 'Valserliege' şezlong, Atelier Zumthor'un çalışma masası ve 'Kolumba' yan masaları gibi farklı tasarımlar içeriyor.

Meksikalı zanaatkarların asırlık bilgeliğini günümüze tercüme eden Unno Gallery 

Latin Amerika kültürüne odaklanan Unno Galeri, yerel zanaatkarların asırlık bilgeliğini günümüz sanatçıları ile bir araya getirerek sanata ve tasarıma yeni bir yaklaşım sunmayı hedefliyor.

Meksikalı multidisipliner iç mimarlık stüdyolarından Habitación 116'nın çalışması olan 'Lava' serisi, çağdaş Meksika estetiğini, yerel zanaatkarlar ve kapsamlı işlevsellik ile yeniden yorumlayarak Meksika tasarım mirasını destekliyor.

Lava, ilhamını; volkanik bir taş peyzaj alanı olan, mimar Luis Barragan’ın ruhunu ve Meksika modernizmini yansıtan 'El Pedregal' mahallesinden alıyor.  Renk teorisi için ise Meksika’daki volkanik kayaların beş renginden yola çıkılıyor.  Koleksiyon; oturma birimleri ve iç mimari öğeleri içeriyor.  Her Lava parçası, işini gerçekleştiren ellere olan bağlılıklarını hatırlamak amaçlı onu yapan zanaatkarın baş harflerini taşıyor.

ClassiCon ile Eileen Grayi Hatırlamak

Modernizmi ve Art Deco akımını etkileyen Eileen Gray, bugün mimar ve tasarımcı kimliğiyle 20. yüzyılın en önemli isimlerinden biri olarak sayılıyor. Gray’in en önemli eseri, bir modernite manifestosu sayılan 1929 yılında Roquebrune-Cap-Martin’da Romanyalı mimar Jean Badovici ile birlikte tasarladığı E1027 evi. Villadaki mobilyaların çoğunun tasarımı da Gray’e ait. Villa beş yıllık bir tadilat sürecinden sonra 2021 yılında yeniden açıldı.

Ürettiği modern klasikler ile tanınan mobilya markası ClassiCon, Milano için tasarımcı Eileen Gray'in E-1027 villasındaki yatak odasının birebir ölçekli kopyasını yarattı. Bu sayede, Tasarım Haftası ziyaretçileri kendilerini bir süreliğine Gray gibi mekanı deneyimleyerek, malzeme ve renkler arasındaki etkileşimi hissedebildi.

Dünyayı Duyarlı Tasarım ile Aydınlatmak

Mimar ve tasarımcı Patricia Urquiola’nın Flos için tasarladığı Almendra, dünyayı nazikçe ve saygıyla aydınlatmak için tasarlanmış bir organizma.

Doğa ve teknoloji arasındaki dengeyi yansıtan Almendra, hislerle dolu bir atmosfer yaratırken, çevresel etkinin minimuma indirilmesini hedefliyor.

Modüler tasarımı sayesinde çeşitli şekillerde kişiselleştirilebilen ve genişletilebilen tasarım, Flos'un odaklandığı sürdürülebilir üretime felsefesi ile de uyuşuyor. Aydınlatmanın gövdesi imha edilmesini kolaylaştırmak için 100% geri dönüştürülebilir alüminyumdan üretiliyor. Yaprakları ise, selülozun ağaçtan çıkarılması sırasında doğal şekilde ortaya çıkan bir sıvı olan, polikarbonattan üretiliyor.

#Milano Tasarım Haftası #tasarım #sürdürülebilirlik #hermes #La Pelota #Alexis Fabry #Charlotte Macaux Perelman #Peter Zumthor #Time & Style #Unno Gallery #Luis Barragán #ClassiCon #Eileen Gray #Patricia Urquiola #Flos #Habitaciòn 116


Sayfanın Başına Dön