ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI
ACİL DURUM TASARIMI

ACİL DURUM TASARIMI

TASARIM   4.06.2020

MoMA’nın Mimarlık ve Tasarım küratörü ve Araştırma-Geliştirme Direktörü Paola Antonelli ile tasarım eleştirmen ve  yazar Alice Rawsthorn uluslararası tasarım dünyasının önemli isimleri arasında yer alıyor. Antonelli ve Rawsthorn bir araya gelerek yeni bir platform yarattılar; Design Emergency.

Design Emergency, tasarımın COVID-19’a nasıl tepki verdiğine dair bir inceleme yapmak üzere Paola Antonelli ve Alice Rawsthorn tarafından ortaya çıkarılan bir girişim. Amaç, tasarım pratiğinin  içinde olduğumuz bu süreç ve sonrası üzerindeki etkisine dair tartışmak ve bu anlamda kayda değer girişimleri, üretimleri değerlendirmek. İkilinin asıl planı, bu konuda bir kitap yayınlamak aslında. Haftalık olarak gerçekleşen canlı Instagram konuşmalarından oluşan bu proje ise, kitabın içeriğine dair ilk aşama olarak düşünülebilir.

Design Emergency platformunda tasarımın, COVID-19 sürecinde sahip olduğumuz  en önemli araçlardan biri olduğu belirtiliyor. Antonelli ve Rawsthorn salgının küresel olarak yayılmaya başladığı  günlerin başından itibaren konuyla ilgili sosyal medya üzerinden çeşitli paylaşımlarda bulunmaya başlamışlardı. Rawsthorn kendi sosyal medya hesabında çeşitli konulara odaklanarak geliştirdiği “Design and ...” serisinde pandemi özelinde bir bölüm hazırladı. “Design and Pandemic” başlıklı bu bölümde, özellikle sürecin başlarında farklı bağlamlarda etki yaratmayı başaran bir takım tasarım projelerine yer verdi. Rawsthorn’a göre tasarım elbette sonunun çözümünü sunacak bir alan değil, ancak iletişim, erişim, dağıtım ağları, önleyici ve koruyucu cihazlar düşünüldüğünde sistem ve ürün tasarımı önemli bir yere oturuyor. Paola Antonelli ise çeşitli yayın ve programlarda konuyla ilgili fikirlerini ortaya koydu. Antonelli’ye göre bu olanların üzerimizdeki etkilerini net bir şekilde tanımlamak için henüz erken. Yine de COVID-19 sürecinin, meydana gelmekte olan doğal felaketlerin paralelinde ortaya çıkan bir durum olduğunu düşünürsek, odaklanmamız gereken en önemli konulardan biri, başka türlerle bir arada yaşamayı öğrenmek gibi görünüyor. Geçtiğimiz yıl Antonelli küratörlüğünde gerçekleşen “Broken Nature” sergisi de bu konuya odaklanmıştı.  

İlk duyurulduğu günden bu yana Design Emergency programında yer alan isimler arasında; zor durumda olan ülkeler için sağlık sistemi tasarlayan MASS Design Group’un kurucusu Michael Murphy,  bütün dünyanın COVID-19’u tanımasını sağlayan virüs çizimini yapan illüstratör Alissa Eckert ve Antwerp’de kurulan Creatives tegen Corona’dan Dries Verbruggen vardı. Bu konuşmalarla beraber Design Emergency programı kapsamında her hafta “Pick of the Week”  başlığı altında etkili bulunan bir tasarım veya mimarlık projesine yer veriliyor. Ayrıca yine her hafta Antonelli ve Rawsthorn bu süreçte önemli olduğunu düşünülen bir başlık üzerine tartışıyorlar. Seçtikleri ilk başlık “Hacking” idi. Design Emergency kapsamında “hackleme” COVID sürecinde ve sonrasındaki en önemli  ve üretken tasarım stratejilerinden biri olarak ifade ediliyor. Ekibin bir tasarım stratejisi olarak “hackleme” için ortaya koyduğu tanım, mevcut nesne, teknoloji, bileşen, çevre, koşul ve/veya süreçleri yeniden keşfetme ve ortaya yeni bir şey çıkarma fikrine dayanıyor.

Instagram üzerinden takip edilebilecek olan Design Emergency programı, ilgi çekici isimlerle, merak uyandıran yeni projelerle ve sorgulamaya açık başlıklarla devam ediyor.

#Covid-19 #Acil Durum Tasarımı #Design Emergency #Emergency Design #Paola Antonelli #Alice Rawsthorn #Mass Design Group #Hacking #Michael Murphy #Alissa Eckert #Dries Verbruggen


Sayfanın Başına Dön