ALPHA HOUSE: GÜNCEL TROPİK MİMARİ ÖRNEĞİ

Yerelleştirilmiş bir modernizm olan tropikal mimari pratiğinde mevcut malzeme ve iklime yönelik yerel koşullar değerlendiriliyor. Alexis Dornier tarafından tasarlanan Alpha House, geleneksel ve modern mimariyi harmanlayarak tropikal bir mimari yaklaşımı sergiliyor.

Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle, sürdürülebilirlik kavramı da değişiyor ve sürdürülebilirliğin amaçları, yöntemleri ve etkileri yeniden sorgulanıyor. Mimarlığın yerel sınırların olanaklarıyla bütünleşmesi, özellikle tropikal bölgelerde iklime duyarlı, enerji ve kaynakların korunması fikrine saygılı, modern-melez bir mimari yaklaşım ortaya çıkardı. Yerelleştirilmiş bir modernizm olan tropikal mimari uygulamalarında mevcut malzeme ve iklime yönelik yerel koşullar değerlendiriliyor. Bu durum, geleneksel ile modern olanın sentezlenmesiyle bölgenin sürdürülebilirliğini destekliyor.

Tropikal mimaride, tasarlanan binaların tropik çevreye uyum sağlaması ve iklimle mümkün olduğunca başa çıkması gibi unsurlar ön planda tutuluyor. Bununla birlikte yapılar çevreye uyum sağlayarak dolaylı yoldan çevre koruma bilinci oluşturuyor.

Alexis Dornier tarafından tasarlanan Alpha House, geleneksel ve modern mimariyi harmanlayarak tropikal bir mimari yaklaşım sergiliyor. Akışkan formuyla dikkat çeken yapı, kıvrımlı çatısı, duvar ve tavan işlevi gören dalgalı yüzeyleriyle ritmik bir desen oluşturarak Bali’nin dağ manzarasına atıfta bulunuyor.

İki kattan oluşan evin zemin katına oturma odası, mutfak, çamaşır odası ve içeriden de girişi sağlanan garaj yerleştirilerek ortak bir yaşam alanı oluşturuluyor. Zemin katı açık plan olarak tasarlanan yapıda yüksek tavan ile tek katlı bir ev hissi oluşturuluyor ve zemin kat bir kaide işlevi görüyor.

İkinci katta ise; yatak odaları bulunuyor. Bu alanlar, duvar işlevi gören çatı ile birbirinden ayrılıyorlar. Eve paralel yerleştirilen havuz, yapının karakteristik özelliği olan dalgalanmayı yansıtıyor. Binanın doğu-batı yönüne referans alarak kurgulanan çatısı, gölgelik işlevi görerek yapıyı ve kullanıcıları fazla güneş ışınlarından koruyor.

Yapının cephesinde sert kumtaşı olarak bilinen, yerel kerobokan taşı kullanılıyor. Böylelikle, Bali’nin yapılarında kullanılan geleneksel malzemeye atıfta bulunuluyor. Akışkan formuyla dinamik bir görüntü yaratan çatının iç cephesindeki ahşap malzeme ile yapıda tercih edilen soğuk tonlar birbirini dengeliyor.

Dornier, yapının bulunduğu bölgeye adapte olan, özgün tasarımıyla bir anlam oluşturarak akıcılık yarattığını, böylelikle tasarımı daha eğlenceli hale getirirken, aynı zamanda yenilikçi ve ileriye dönük bir yaklaşım sergilediğini belirtiyor.