İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR
İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR

İKLİM KRİZİ YARATICI PROJELERİ HAREKETE GEÇİRİYOR

MİMARİ   13.02.2021

İklim krizi ve yol açtığı sorunlar, coğrafi, sosyal, ekonomik ve bilimsel olarak bir süredir tartışılıyor. Tartışmanın bir tarafında siyasi örgütlenmeler, onların oluşturduğu yeni uluslararası yasalar, hükümlülükler ve uygulanmaya çalışılan yaptırımlar var, bir tarafında ise akademi dünyası ile çeşitli meslek örgütlerinin ve inisiyatiflerin konu üzerine yürüttüğü araştırmalar, projeler yer alıyor. Tüm bunlar, bireysel, toplumsal ve küresel farkındalık ve harekete geçme bilinci yaratmak için önemli.

Bu kapsamda görülebilecek projelerden biri Royal College of Art, Mimarlık Bölümü öğrencileri tarafından gerçekleştirilen ‘ADS7: Transboundary Geo-logics – Politics of the Atmosphere’ projesi. Elise Hunchuck, Marco Ferrari and Jingru (Cyan) Cheng danışmanlığında yürütülen proje, okulun her yıl sunduğu, öğrencilerin stüdyo ve atölyelerde geliştirdikleri işlerin bir seçkisinden oluşan ‘Work in Progress 2021’ programında sunuldu. WIP programı bu yıl ilk kez dijital ortamda ve 29 Ocak-5 Şubat 2021 tarihlerinde paylaşıldı.

Mimarlık bölümü programında bulunan ‘Politics of the Atmosphere’ en temelde hava ve toprak arasındaki ilişki üzerine yürütülen disiplinlerarası bir araştırma. Mevcut iklim krizini yaratan faktörlerin gözlenebileceği, anlaşılabileceği ve müdahale edilebilecek bir alan olan atmosfer, elbette bu konu etrafındaki politikanın da merkezine oturuyor. Bu yılki ADS7 araştırma projeleri ise, gezegen ölçeğindeki ekosistemlerin mevcut anlayışını sorgulamayı, daha büyük ölçekli ekosistemleri ve bunların küresel iklim dinamikleriyle ilişkilerini değiştirme yönündeki araştırmalarını sürdürürüyor. Bu kez hareket noktası, son buzul dönemi olan Pleistosen’in sonunda ortadan kaybolan, nesli tükenmiş mamutların bozkır ekosistemini restore etmeyi amaçlayan, Sibirya Arktik bölgesinde bir jeomühendislik projesi olan Pleistosen Parkı. Proje kapsamında birer yeryüzü ajanı olarak bakteriler, flora, fauna, insan, mineraller ve toprak arasındaki derin karışıklıları keşfe açmak önemli bir çaba. Program, alternatif kartografileri ve modelleri mimari ve peyzaj temelli olarak araçsallaştırıyor, yerel müdahaleleri gezegen ölçeğinde ele alıyor ve geçmişten gelen geribildirim döngülerini birer mimari alan olarak araştırmaya açıyor.

İklim krizini odağına alan yeni projelerden bir diğeri ise CIRCLE projesi. Proje Slam Jam markası ile, teknoloji, çevre, siyaset ve tasarımın kesişim noktalarında çalışmak üzere 2020’de Milano merkezli olarak kurulan, çeşitli yerleştirme, sergi, animasyon ve yayın işlerine imza atan disiplinlerarası bir stüdyo olan 2050+ işbirliğinde sunuldu. CIRCLE ‘çok kültürlülük ve değişen iklim rejimi göz önünde bulundurularak zamanımızın en acil sorunlarına kulak veren dijital bir düşünce kuruluşu’ olarak geçtiğimiz ay ortaya çıktı. Amacının bu konular etrafında dinamik tartışmaları kışkırtarak, pozitif değişimi ateşlemek olduğu duyuruldu.  Araştırma, iklim değişikliği, göç, kentsel gelişim gibi bugünün ve geleceğin zorluklarını izlemek ve küresel koşulları araştırmak için uygun bir örnek olan Milano şehrini odağına alıyor. Bina tırmanıcıları, motorlu kuryeler gibi kentte daha fazla görmeye başladığımız ‘hareket’ aktörlerinin gözünden kentteki belirgin değişimleri araştırmaya niyetleniyor.

#iklim krizi #gezegen #iklim değişikliği #2050+ #RCA #Royal College of Art #proje #araştırma projesi #Milano #atmosfer


Sayfanın Başına Dön