BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI
BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI

BUGÜNÜN KONUSU; HASTANE TASARIMI

MİMARİ   3.10.2020

Pandemi süresince küresel olarak çok fazla gündeme gelen konulardan biri hastaneler oldu. Hastane ve sağlık merkezleri beklenenin ve hazırlıklı olunanın çok ötesinde bir ihtiyacı karşılamak durumunda kaldılar. Alışılmış koşullarda verdikleri hizmet ve yapı içerisindeki akış, ileri düzeyde bir hızla değişime uğradı. Hastaların, tedavi ihtiyacı içinde olanların, doktor, hemşire ve sağlık çalışanlarının eskisinden daha büyük  bir yoğunluk içinde bulunduğu mekanlar haline geldi. Ayrıca pek çok şehirde yeni hastane inşaları da hız kazandı.

Hastane mimarisi ve iç mekan tasarımı, pek çok farklı ihtiyacın ve aciliyetin bir arada dikkate alınarak planlanması gereken bir uzmanlık. Öncelikli olarak hasta ve doktorların, sağlık çalışanlarının ihtiyaçları ve hastanedeki operasyon akışının yanı sıra, olası gelecek senaryolarına rahat uyum sağlayabilecek donanımda olmak, iyimser bir ruh halini destekleyecek unsurlar barındırmak, temiz ve kolay bir iç akış sunmak, ferah ve aydınlık alanlar bulundurmak gibi konular tasarımda önemli hale geliyor.  Ayrıca hastanelerin genellikle yüksek ölçekli yapılar olarak kentin bir parçası olduğunu da unutmamak gerekiyor.

LINK arkitektur + 3XN tarafından bu yıl tamamlanan ve 54.000 metrekarelik alana yayılan, Danimarka’daki Rigshospitalet Hospital binasının North Wing / Kuzey Kanadı projesinin tasarımında bu kriterlerin gözetildiği belirtiliyor. Proje ekibi tarafından aktarıldığı üzere, kardiyogram grafiğindeki çizgilerden esinlenen ve tüm kanat boyunca uzanan ana bir arter rotasıyla kesişen Kuzey Kanadının zikzak formu, çok sayıda amaca hizmet ediyor. Yapı bir yandan hasta odalarını ayrıştırarak, gerekli sessiz ortamı sağlarken, bir yandan da hastane içindeki akışı optimize etmeyi sağlıyor.

Nisan 2020’de Endonezya’nın Jakarta kentinde AT-LARS mimarlık stüdyosu tarafından gerçekleştirilen proje ise tamamen pandemi şartlarına göre tasarlanmış olarak dikkat çekiyor. 140 metrekarelik projede amaç, pandemiyle başlatılan ‘mikro tedavi tesisi programı’ kapsamında artan hasta kapasitesini iyi bir şekilde karşılamak ve salgın koşulları altında olabildiğince esnek, kolay uyarlanabilir ve ölçeklenebilir yapılar kurmak olmuş. Bu kapsamda Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği kriterlere ve bulunduğu bölgenin potansiyeline uygun şekilde dört tedavi ünitesi tasarlanmış. Bu üniteler, hastanelere ve sağlık ekiplerine destek amacı taşıyan yarı kalıcı iskele yapılar. İlk ünitenin St. Carolus Hastanesi için Ağustos 2020'de tamamlanması sonrasında ilk etapta amaç, bu ünitelerin Jakarta ve yakın bölgeleri kapsayacak şekilde yaygınlaşabilmesi.

Yurt içinde de kapasiteleri ve bu bahsettiğimiz özelliklere uygun olarak tercih edilen form, malzeme ve renk kullanımıyla dikkat çeken hastane tasarımı projeleri var. Bunlardan biri İstanbul Topkapı bölgesinde yer alan Koç Üniversitesi Sağlık Bilimleri Kampüsü. Konsept projesi ve medikal planlaması Cannon Design tarafından gerçekleştirilen kampüsün mimari ve iç mimari projelerini de Kreatif Mimarlık üstlenmiş. Proje anlatımında yer verildiği üzere, doktor, hemşire, öğretim görevlisi gibi çeşitli kapsamdaki kullanıcıların proje aşamasından itibaren sürece dahil edildiği tasarımın önemli unsurlarından biri gelecekte değişebilecek ihtiyaçlara cevap verecek esnekliğe sahip olması ile,  araştırma ve akademi birimlerinin, hastane birimleriyle yakın çalışabileceği ve ilişki kurabilecekleri bir yapısal form yaratmak olmuş. Ayrıca ince, uzun bir arsada konumlanan iki dikdörtgen bloktan oluşan projede özellikle dikkate alınan konular arasında gün ışığından maksimum yararlanılması, bakım kolaylığı, enerji tasarrufu sağlanması, uzun ömürlü malzeme kullanımı ve bu yoğun kapasite içinde insan ölçeğine uygun bir tasarım ortaya çıkarılması da yer alıyor. Bu anlamda projenin en önemli ve özgün alanlarından biri iç ve dış mekanların bütünlüğünü sağlayan avlular. Bu avlular yapıların birbiriyle kurduğu ilişkiyi kolaylaştırırken, kullanıcılar için de önemli bir ihtiyaca cevap verecek şekilde davetkar bir forma sahip. Ayrıca bu alanlar, belli katların doğal ışıl almasını da sağlıyor.

Bu alandaki uzmanlığıyla farklı bölgelerde konumlanan pek çok hastane projesi gerçekleştiren mimarlık ve tasarım ofislerinden biri olan ZOOM/TPU tarafından yapılan projelerin ortak özellikleri arasında yüksek standartlı, yenilikçi tasarım yaklaşımı sayılabilir. Farklı şehir ve bölgelerde yer alan ve çeşitli ölçeklerdeki projelerde ihtiyaca göre daha sade, dingin ve net detaylara sahip çözümler sunulmasının yanı sıra, bazı projelerde de form, renk ve malzemelerle etkileyici bir atmosfer yaratıldığı görülüyor. Özellikle Liv Hospital Ulus projesinde iç yüzeye tematik bir şekilde yansıyan ve insan vücudundaki doku ve hücre akışkanlığından etkilenen formlar hayli dikkat çekici bir mimari ortaya çıkarmış görünüyor.

#hastane #hastane tasarımı #pandemi #sağlık merkezi #LINK arkitektur #AT-LARS architecture #Cannon Design #Kreatif Mimarlık #ZOOM / TPU


Sayfanın Başına Dön