Çalışma Alanlarında "Açık İş"

“Bir müzik ya da hikaye her icra edilişinde aynı olmak zorunda mı? Her seferinde farklı şekilde ve farklı bir örgüde icra edilemez mi?”

Koleksiyon Marka ve Tasarım Direktörü Koray Malhan, bu görüşü çağdaş çalışma alanlarına taşıyarak rutine dönüşen çalışma alanlarını yeniden düşünmek ve kurgulamak üzerine alternatif bir bakış açısı geliştiriyor.

Açık iş teorisi ve kökenleri üzerine kurgulanan bu çalışma, ortak yaratım süreçleri üzerinden, planladığınızın ötesinde kullanıcıya yeni fırsatlar sağlayan bir sistemi savunuyor. 20. yüzyıl sonunda dile getirilen “Açık İş” tarifi, İtalyan Arte Povera sanat akımının içinden doğan bir hareket. Arte Povera hayat ve sanat ilişkisi üzerinden, insanın tabiatla ilişkisini yeniden düşünmesine ve hatırlamasına yol açmış.  

Koray Malhan, bu teorinin kaynağının Passolini’nin Italo Calvino’ya yazdığı açık mektuptan aldığını söylüyor. Mektupta,  bu çağın tüketim üzerine bu denli yoğunlaşmasının, insanın üretimle olan bağını zayıflattığı ve hayatı ne kadar vasatlıkla kısıtladığı dile getiriliyor. Umberto Eco’nun aynı dönemde kaleme aldığı ve devrimci bir kitap olarak adlandırılan Opera Aperta (Açık İş) ise, sinema ve müzik tarihindeki tüm anlatım dizgisinin bir sıra takip etmek zorunda olmasına getirilen ciddi bir eleştiri içeriyor.

Tasarımda, nasıl açık bir dil kurabiliriz? Bu dili nasıl açık işe uyarlayabiliriz? Bu noktada Koleksiyon’un geliştirdiği yaklaşım, mimarı ve kullanıcıyı aktif bir katılımcı olarak tasarım sürecine davet ediyor. Tasarımcı, merkezden bir adım geri çıkıp, kendi yaptığını yaşayan bir şey haline getirip, kendinden sonraki katılımcıların da onu ileriye götürebileceği fikri üzerine yoğunlaşıyor.

Alan içinde alan yaratabilecek, mekan ve hareket kavramlarını birbirini taşıyan iki düzlemde sorgulatan çalışma istasyonu Oblivion, uzunluğunu kullanıcının belirleyeceği aks üzerinde onlarca kişiye çalışma imkanı sunabilecek Borges, sadece konsantre olunması gereken anlarda çalışanın içine kapanmak yerine içine açılıp dünya ile bağlantılarını kesebileceği Cap gibi ürünler çalışma alanlarına devrim niteliğinde farklılıklar yaratacak ve rutin ofisleri sorgulatacak tasarımlar.

Koleksiyon’un “Re-Work” serisi ile ilgili daha detaylı bilgiye buradan erişebilirsiniz.

Fotoğraflar: Onur Kolkır, Thomas Mayer

İlüstrasyonlar: Kaan Bağcı