İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN
İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN

İKİMCİL: MEVSİMLER SÜRÜKLENİRKEN

TASARIM   21.06.2021

Küresel ısınma, iklim krizi ve çevre sorunları geri dönüşmez bir noktaya vardığının sinyallerini vermeye başladığı andan itibaren gelecek pek çoğumuz için heyecanlı bir merakın ve hayalin konusu olmaktan çıkıp, endişeli bir bekleyişe dönüştü. Bizi nasıl bir geleceğin beklediği sorusu artık korku yaratan boyutlara ulaştı. Kaynakların tükenme tehlikesi ‘nasıl yaşayacağız?’ sorusunu getiriyor. Bunun altında neyle besleneceğiz, suyu nereden bulacağız gibi yaşamsal sorular yatıyor elbette. Yarattığımız bozulmanın diğer türler, canlılar organizmalar, doğal çevre, ekosistem, kısaca tüm gezegendeki etkisi bir yana, yine de öncelikli sorularımızın kendi türümüzün devamlılığı ve hatta belli standartlardaki devamlılığı üzerine olması düşündürücü.

Pek çok yaratıcı ve üretici alanda olduğu gibi, tasarım alanında da diğer uzmanlıklarla bir arada yürütülen araştırmalar ve geliştirilmeye çalışılan projeler var. En akılcı çözüm köklerimize dönmek gibi görünse de, endüstrileşme ve küreselleşme bizi o noktadan uzaklaştıralı çok oldu. Yine de bu imkânsız değil…Yalnızca kuvvetli bir farkındalık ve net bir kararlılık ortaya koymak gerekiyor.

Daniel Fernandez Pascual ve Alon Schwabe’nin oluşturduğu Cooking Sections kolektifinin Salt Beyoğlu’nda yer alan İKLİMCİL: Mevsimler Sürüklenirken sergisi, bütün bu meseleler üzerine önemli bir araştırma, okuma ve düşünme zemini sunuyor. Sergi, ‘canlıların metabolizması altüst olurken, insan bedeninin devamlılığı ve yakın geleceğin olasılıkları  üzerine öngörüler geliştiriyor.’ İKLİMCİL, ‘bir ürünün içeriğine dayalı çeşitli beslenme tercihlerinden farklı olarak, gıdanın seyrini etkileyen iklim olaylarıyla ilişkili bir beslenme biçimini tarif ediyor’. Dolayısıyla, mevsimlerin sürüklenmesi, beliren yeni mevsim özelliklerini ve yarattığı etkiyi vurguluyor. Ve serginin anlatımı, Türkiye’nin 7 bölgesindeki iklim, toprak ve tarımsal kimliğin maruz kaldığı, insan müdahalesi, çeşitli uygulamalar, küreselleşmenin etkisiyle alınan siyasi kararlar, serbest piyasa ekonomisi ve iklim değişikliğine bağlı pek çok sorunu ortaya koyuyor.

Sergide yer alan anlatımın özneleri arasında, birkaç farklı ağaç ailesine ait fosiller, 1885 tarihli ‘Kıtlık Mağdurlarına Yardım Merkez Komitesi Raporu’ndan alıntılar, ses kayıtları, metinler ve çeşitli yerleştirmeler mevcut. Sergideki ‘Kaçakların İzinde’ başlıklı bölümünün odağında deniz suyu, bu suları kuşatan balık çiftlikleri ve erozyona uğrayan deniz yaşamı var. Bu bölüm çarpıcı veriler eşliğinde, ‘balık çiftliklerinden sızarak denizleri kirleten madde akışının izini sürüyor’. ‘Kurak Topraklar’da yer alan seçki ise, ‘yerleşik olmayanlara kıyasla tarım alanında daha üstün olan erken yerleşimler’e dair bir anlatımla, ‘iktidar, dişilik, bollukla özdeşleştirilen bereket tanrıçalarını ve verimli toprakların nasıl yüceltildiğini gösteren çeşitli tarihsel dönemlere ait göndermeleri ziyaretçilere sunuyor. Seçki, heykelciklerden, çeşitli haber alıntılarına, basit tarım aletlerinden, ilgili afişlere kadar çok ve çeşitliliği olan bir geniş bir kapsama yayılıyor.

Sergideki ‘Yegâne’ başlıklı iş ise, bugün denizler ve müsilaj üzerine yaptığımız tartışmalara ışık tutar nitelikte. Bu iş, 6000 yıl önce İstanbul ve Çanakkale boğazlarının açılmasıyla başlayan, Karadeniz’in Akdenizleşme sürecini ortaya koyuyor. İnsan kaynaklı iklim değişikliği ve müdahalelerin denizin dönüşümünü giderek hızlandırmasının meydana getirdikleri dramatik boyutlara ulaştı. Ve bunu Karadeniz’in dağ köylerine özgü ıslıkla konuşma eşliğinde dinlemek, bu etkiyi farklı bir yere taşıyor.

Nisan’da açılan İKLİMCİL: Mevsimler Sürüklenirken sergisi 22 Ağustos’a kadar sürüyor.

#Sergi #DanielFernandezPascual #AlonSchwabe #CookingSections #SaltBeyoğlu


Sayfanın Başına Dön