KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE
KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE

KATHY BREW İLE VIGNELLI'LER ÜZERİNE

TASARIM   3.05.2021

Oldukça geniş bir ölçeğe yayılan işleriyle uluslararası tasarım camiasının ilham verici isimlerinden olan Lella ve Massimo Vignelli’yi konu alan, ‘Design is One: Lella & Massimo Vignelli’ filminin iki yönetmeninden biri olan Kathy Brew ile Vignelliler ve film üzerine konuştuk…

Design is One: Lella & Massimo Vignelli filmini yapmaya nasıl karar verdiniz?

Eşim Roberto Guerra aracılığıyla Lella ve Massimo ile tanışma şansım oldu. Roberto ve ben 1996'da onu iş için aramamı öneren biri aracılığıyla tanıştık. Bu, sonrasındaki on yedi yıl boyunca süren bir iş-yaşam ortaklığına dönüştü. Yaklaşık 30 yıl kadar önce Richard Sapper, Elliott Erwitt, Karl Lagerfeld, Milton Glaser, Ben-Jane Thompson ve Vignelliler gibi tasarımcıların profillerine yer verdiği, ‘By Design’ isimli 6 bölümlük bir seri hazırlamıştı. Ayrıca Roberto bir tasarım fuarı kapsamında İtalya'daki Poltrona Frau için Lella ile yakın zamanda bazı çalışmalar yapmıştı.Vignelli çifti ile ilk defa ne zaman tanıştığımız tam olarak hatırlamıyorum, ancak bu, filmi yapmaya kadar vermemizden önceydi. Onlarla Roberto aracılığıyla tanıştığım için kendimi ayrıcalıklı hissettim çünkü birlikte uzun süreli bir ilişkileri vardı.

Arşivlerinin The Rochester Institute of Technology-RIT’ye gitmesine karar verildiğinde, tasarımla ilgili olan ve bu alanı destekleyen Londra’dan Lady Hamlyn Vignelliler üzerine bir film yapacaklarını iletmiş. Vignelliler ise Roberto’nun kendileri hakkında bir filmi 30 yıl önce yaptığını, dolayısıyla bu konuda ona danışmak gerektiğini paylaşmışlar. Filme dair fikir böylece ortaya çıkmış oldu. Filmin başlangıçta Vignellilerle uzun bir süreli bir geçmişe sahip ve RIT’nin eski tasarım profesörü olan Roger Remington tarafından Lella ve Massimo ile yapılan bir söyleşiden meydana gelmesi planlamıştı. Roberto ve çalışma arkadaşı, ilk röportajı gerçekleştirdi ki, bu kısım filmin omurgasını oluşuturuyor. Diğer taraftan, Roberto ile birlikte proje üzerinden çalışmaya başlayınca, haklarında çok daha kapsamlı bir belgesel yapmanın gerekliliği anlaşıldı. İlk film 16 mm olarak çekildi. Sonrasında Vignelli ikilisi pek çok yeni proje gerçekleştirdiği için bir güncelleme yapılması gerekiyordu. Biz de bunu ilk baştaki röportajın ötesine geçmek ve uzun metrajlı bir belgesele dönüştürmek için inisiyatif aldık.

Diğer pek çok alanda olduğu gibi tasarım ve mimarlıkta da kuvvetli kadın karakterlerin, maskülen figürler kadar belirgin ve görünür olduğuna pek rastlanmıyor. Lella’nın Vignellilerin kendi aralarındaki yaratıcı işbirliğinde gösterdiği varlığı nasıl değerlendirirsiniz?

Bizim için bu birlikte üretim sürecinde Lella’nın öneminin altını çizmek çok önemliydi. Jeffrey Osbone’un işaret ettiği gibi, Lella genellikle yeteri kadar kredi almamıştı. Gerçek anlamda ailenin mimarı oydu. Massimo bunu şöyle aktarıyordu; ‘İşbirliği diğer kişiye güvenmek anlamına gelir. İnsanlar bir kalemin üzerinde iki el olduğunu düşünüyorlar…Çoğunlukla ben kalemim ve Lella ise eleştiren taraf.’ Massiomo hayali kuran, Lella ise her şeyi pragmatik bir gerçekliğe büründüren kişi olarak düşünülebilir. Becerileri ve katkıları birbirini tamamlayıcı nitelikte ve her ikisi de gerekli.

Lella’nın adil bir şekilde kendi payının verilmesine ihtiyacı olduğu gerçeğinin bilincindeydik. Özellikle mesleklerine yeni başladıkları dönemde, köşeler erkekler tarafından kapılmıştı. Peter Eisenman, Lella’yı ‘dikkate alınması gereken bir güç’ olarak tanımlıyordu. Ve biz de bunu yakalamak ve onun yaratıcı katkılarını onurlandırmak istedik.

Objeden mobilyaya, yapılara, kurumsal kimliklere, endüstriyel araçlara ve grafik tasarıma kadar çok geniş bir alana yayılan tasarımlarında sizce ortak olan neler var? Tasarım yaklaşımlarını nasıl özetlersiniz?

Amerika’da oldukları dönemde, belli bir kategoride uzmanlaşmış gibi görünseler de, tasarım yaklaşımlarının özü ‘fazlasıyla İtalyan’ olması ve disiplinler arası bir yaklaşım sergilemeleri idi. Lella’nın belirttiği gibi, tasarımın bütün alanlarında çalışmaya başladılar, çünkü eğitimleri bu yöndeydi. Onlara göre tasarım, ürün tasarımı, mimarlık, iç mimarlık, mobilya tasarımı veya grafik tasarım alanları arasında sınırlara yer yoktu.

Bu bağlamda filmin adı felsefelerini çok iyi anlatıyor; ‘Design is One’

Özellikle görsel sanatlar alanında uzmanlaşmış bir yönetmen, sanatçı, eğitimci ve küratör olarak, Vignellilerin görsel kimlik çalışmaları ve bunların markalar üzerindeki etkileriyle ilgili ne düşünüyorsunuz? 

Tasarımları zamansız, klasik, yalın, işlevsel ve entellektüel olarak zarif. JC Penney, Ford, Bloomingdales, Benetton gibi belli başlı kurumsal kimlik işlerinden bahsedersek örneğin, bu kimlikler epeydir ve hala var olmayı sürdürüyor. 

Sizce aralarındaki ilişkinin, iletişimin, tasarımlarına da yansıyan özel, özgün bir ruhu var mıydı?

Hem hayatlarında hem işlerinde gerçek bir ‘partnerlik’ söz konusuydu, dolayısıyla evet vardı. Kesinlikle tasarımlarına yansıyan özgün bir ruh vardı ve umarım bu filmde de ortaya çıkıyordur. Çünkü ancak bu şekilde onlarla hala bir araya gelebilirsiniz ve süreçlerinin arkasındaki düşünceden öğrenebilirsiniz.

Roberto ve benim de bir tür ying-yang dinamiğimiz var. Lelle ve Massimo gibi birbirini tamamlayan becerilere sahibiz. Aslına bakarsanız bir çift olarak başka bir çiftle ilgili film yapmayı enteresan bulduk.

İzleyicilerin onlarla bizzat tanışmuş gibi hissetmelerini istedik. Bu bağlamda film aynı zamanda 50 yıllık bir birliktelik, işbirliği ve evlilik hakkında ve bir yandan canlı ve yaratıcı kalırken bir yandan yaşlanmakla ilgili.

Yaratıcı insanlarla çalışmayı ve bunu daha geniş bir izleyici kitlerine doğru yaygınlaştırmayı seviyoruz. Sosyal bir meseleyle uğraşırken dahi, işin içine dahil olan insanların, hümanizmlerine ve deneyimlerine girmeyi seviyoruz.

Gündelik hayatımızda sürekli karşılaştığımız objelerin, yapıların arkasındaki hikayeyi öğrenmek onlarla kurduğumuz ilişkiyi nasıl etkiliyor?

Yapılı çevrenin ve gündelik hayatımıza giren veya karşılaştığımız pek çok şeyi ortaya çıkaran yaratıcılığın daha fazla farkında olmamıza yardımcı oluyor.

#DesignisOne #LellaVignelli #MassimoVignelli #KathyBrew


Sayfanın Başına Dön