DÜNYA BUGÜN POZİTİF HİSSEDİYOR

Mimar ve sanatçı Suchi Reddy tarafından gerçekleştirilen interaktif yerleştirme ‘me+you’ Smithsonian Arts + Industries bünyesindeki ‘Futures’ sergisi kapsamında Kasım ayında açıldı. Teknoloji ile bir arada var olmanın bizi ulaştıracağı pozitif bir gelecek vurgusu yapan ve bir ışık heykeli olarak da adlandırılabilecek bu eserin herkese sorduğu soru şu; “Geleceğini nasıl görüyorsun? Tek kelimeyle cevapla…”. Sonrasında fizik, nörobilim ve veri teknolojisi insan sesiyle birleşiyor ve ortaya interaktif olarak cevaplara göre şekillenen enstalasyon çıkıyor. Böylece insanın birikimi ile teknoloji bir araya gelip ortak gelecek vizyonunu yansıtan bir heykel ortaya çıkarmış oluyorlar. Ayrıca proje kapsamında sanatçının iş birliği yapmış olduğu Amazon Web Services Yapak Zeka servisleri (AWS AI services) ile yaratılan web sitesi üzerinden de herkes kendi cevabını iletebiliyor.

Eserin yer aldığı bina, Smithsonian’ın 175. yıldönümünü kutlamak üzere neredeyse 20 yıl sonra yeniden kapılarını açan ve elektriğin 1881’de Washington halkına ilk kez ulaştırıldığı, aynı zamanda Amerika’nın ilk ulusal müzesinin olduğu yapı. Dolayısıyla insan ve teknolojinin birleşimiyle ortaya çıkan, geleceğe dair duygular üzerinden referansını alan bir eserin konumlanması için çok anlamlı. Kapsamında yer aldığı ‘Futures’ sergisi ise, sanat, tasarım, teknoloji ve tarih üzerinden ziyaretçileri tek bir gelecek hedefinden ziyade, pek çok olası gelecek hayali kurmaya davet ediyor.

me + you şu şekilde işliyor; ziyaretçilerden belirlenmiş noktalara sesli olarak ‘kendi gelecek vizyonları’nı söylemeleri isteniyor. Yerleştirme bu şekilde etkin hale geçiyor. Ardından eser, bir dizi Amazon Web Services Yapak Zeka servisi aracılığıyla bu söylenenlerin anlamlarını, tonlarını ve duygularını çeviriyor ve katılımcılar tarafından iletilen kelimeleri benzersiz bir renk ve ışık mandalası olarak geri yansıtıyor. Her katılımcının ‘gelecek vizyonu’ asıl yerleştirmeye doğru akıyor ve dijital ‘kolektif geleceklerin’ desenini ve rengini değiştiriyor. Böylece eser her bir yeni katılımla birlikte sergi süresince sürekli olarak gelişmeye devam ediyor.

Sanatçı Reddy, New York Times için kaleme aldığı yazısında ‘dijital dünyanın fiziksel çevremize dair duygularımızı şekillendirme konusundaki rolü’ne vurgu yapıyor ve teknolojinin ‘insan olma özelliğimiz için hayati bir mekâna dönüştüğünü’ söylüyor. Ve ‘mutluluğumuzu korumanın tek yolunun hem fiziksel veya dijital hem de ikisinin bir arada olduğu mekânların üzerimizdeki gücünü akılda tutmaktan geçtiğini’ ifade ediyor. Bunun ilk adımı ise Reedy’ye göre ‘teknolojimizi insani hale getirmek’. (kaynak. Oksijen)

Bahar Turkay