Yerinden Edilen

Binaların yerle kurdukları ilişki mimarlığı diğer tasarım alanlarından ayıran en önemli fark olsa gerek. Bazı mimarlar yapıların ana karakterinin konumlandıkları coğrafya, iklim ve zemin koşulları olduğu görüşünü savunurlar. Frank Lloyd Wright da bunlardan biriydi. 20. yüzyılın en ikonik konut projesi olarak sayılabilecek Şelale Evi, üzerinde oturduğu kayaya göre biçimlendirilmiş, ondan dökülen bir şelaleyi andıran formuyla hafızalarımıza kazınmıştır. Wright'ın bunun haricinde Amerika'nın kırsal alanlarında konumlanan ve yeriyle yakın ilişkide tasarladığı çok sayıda konut projesi daha var ve bunlardan birinin başı dertte. Bachman Wilson Evi’nin, mimarının asla arzu etmeyeceği şekilde, başka bir yere taşınması planlanıyor.

1954'te Millstone Nehri'nin kıyısında inşa edilen ev, son yıllarda nehrin taşması nedeniyle su baskınlarına maruz kalıyordu. Bu nedenle büyük zarar gören evin, başka yere taşınarak korunması uzmanlarca tek çözüm olarak öne sürülüyordu. Ev sahiplerinin yıllardır süren arayışı sonucunda Bachman Wilson Evi, Crystal Bridges Amerikan Sanatları Müzesi’ne satıldı. Ev, yakın zamanda demonte edilerek müzenin konumlandığı Arkansas’a taşınacak ve yeniden inşa edilecek. Yapı, yeni yerinde herhalde mimarı Frank Lloyd Wright’ın asla hayal etmediği bir ortamda yaşamına devam edecek.