YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP
YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP

YAPI MALZEMESİ OLARAK AHŞAP

MİMARİ   27.10.2021

İnsanlığın barınmak için inşa ettikleri ilk yapılardan, günümüz modern yapılarına dek yaygın olarak kullanılan ahşap, canlı bir organizma olan ağaçtan elde edilen lifli ve heterojen bir yapı malzemesi. Ahşabın uzun yıllar farklı formlardaki yapılar için tercih edilmesinin ana sebebleri; işlenmesinin kolay olması, esnek bir yapıda olması, doğal malzeme oluşu ve çoğu çevrede kolayca temin edilebilmesi oldu.

Bunlar dışında insan sağlığına zarar vermemesi, alternatifi olan malzemelerden daha yüksek ısı yalıtımı sağlaması, yaşam ömrünün uzun olması, ısıya karşı neredeyse hiç genleşmemesi tam tersine ısının etkisiyle kuruyup güç kazanması, eko ve gürültüyü emerek engel olması, ses izolasyonundaki üstünlüğü, üretiminde atık gaz olarak saf oksijen salınan tek yapı malzemesi olması ahşabın diğer özelliklerindendir. Ahşap bünyesinde Karbondioksit depolar, üretiminde kullanılan fosil enerji miktarı düşüktür ve ömrü bitince biyolojik yolla yok edilebilir, enerji veya hammadde olarak değerlendirilebilir.

Günümüzde yaşanan teknolojik gelişmeler ahşabın yapılarda kullanım alanlarını daha da genişletip kullanımını yaygınlaştırmasına rağmen ülkemizdeki kullanımı oldukça sınırlı. Türkiye’de ahşabın yapılarda taşıyıcı iskelet olarak kullanımı, 1940’lı yıllardan itibaren yapı ve inşaat sektöründe çimento, taş ve çelik malzemelerin tercih edilmesiyle beraber belirgin bir düşüş yaşamıştır. Buna rağmen, bina yapı sistemleri içinde özellikle İsveç, Norveç, Finlandiya, Kanada ve ABD’nin kuzey eyaletleri ile Japonya, Yeni Zelanda ve Avustralya’da Türkiye’ye göre çok daha fazla kullanılmaktadır. Tutkallı lamine ahşabın bulunmasıyla beraber üretilen paneller, çapraz lamine ahşap sistemlerde ve yüksek ahşap yapılarda taşıyıcı sistem olarak kullanılmıştır. Bu sistemle Almanya, Norveç ve Avusturya gibi ülkelerde çok katlı ahşap yapılar yapılmıştır. (Lattke, F., & Lehmann, S. (2007). Multi-Storey Journal of Green Building, 2(1), 119-129.)

Yenilenebilir, sürdürülebilir, atık oluşturmayan, çevre dostu ve doğal bir yapı malzemesi olan ahşabın mimari yapılardaki kullanımlarını birkaç mimari proje eşliğinde inceliyoruz.

Akçakoca Bey Mescidi

2015 yılında Kocaeli’de inşa edilen ve KOOP Mimarlık tarafından tasarlanan mescit, “Çandı” tekniğiyle çivisiz olarak inşa edilmiş ahşap bir yapı. Temeli betonarme olan yapının yarı bodrum katı kandıra taşı ile yığma duvarlarla oluşturulmuş. Zemin kotundan itibaren ana mescit kütlesi ise çandı tekniği ile kestane kerestesi kullanılarak yapılmış. Üç katmanlı lamine kestane elemanlar köşelerde kurtboğazı birleşimlerle, pencere kenarlarında da zeminden tavana kadar ulaşan tijlerle sabitlenmiş. Yapının çatısı yine ahşap malzeme ile iki ana makas ve mahya makasları üzerine oturtuldu, alaturka kiremit ile kaplanmış.

JZ Evi

2009 yılında Antalya’da inşa edilen JZ Evi Serhat Akbay Mimarlık tarafından tasarlandı. Yapıya ulaşan yol, araziye minimum müdahale ile açılmış ve yapıyı tutan istinat duvarları yerel kireç taşlarından yapılmış. Yapının kendisi ise yarı prefabrik ve mümkün olduğu kadar boyutlandırılmış ahşap elemanların sadece küçük el aletleri ile yerinde montajına imkân verecek şekilde düşünülmüş ve yapımı gerçekleştirilmiş. Ahşap taşıyıcı sistemi; geleneksel imâlata uygun olan modülasyon ölçüleri ve boyutları tercih edildiği için gelişmiş teknoloji gerektirmemiş.

İznik’te Dağ Evi

2020 yılında Bursa’da inşa edilen Dağ Evi Atölye Kolektif tarafından tasarlandı. Topografyaya mümkün olan en az müdahale ile doğanın sürekliliğine imkan veren bir sistem arayışı sonucunda, doğal zeminden koparılarak, topografya ile uyumlu hareket eden bir kütle tasarlanmış. Üst yapı sistemi bütünüyle ahşap yapım teknikleri ile inşa edilen binanın temel sistemi, çelik dikmeli tekil temeldir. Yükseltilmiş temel sistemi sayesinde binanın olası doğal etkilerden; nem, kar, su baskını vb. korunması hedeflenmiş. Konvansiyonel ahşap tekniklerinin uygulandığı ana gövde çatı plağında, lamine ahşap kirişleme kullanılarak planimetri ile uyumlu bir üç boyut etkisi yakalanmış.

Kaan Çorbacı

#Ahşap #Malzeme #Yapı #Mimaeri


Sayfanın Başına Dön