KENT JACKSON

VitrA, RIBA işbirliğiyle düzenlediği etkinlik dizisinin 24. buluşmasında, SOM’un Tasarımdan Sorumlu Ortağı Kent Jackson’ı ağırladı. Yapılı çevrenin karbondan arındırılmasını aktif olarak savunan Jackson, hızla şehirleşen dünyada enerji bakımından verimsiz eski bir konutun yerine yapılan yeni ve yüksek performanslı bir yapının ekolojik etkisini dengelemenin ortalama 40-50 yıl sürdüğüne dikkat çekti.

VitrA, RIBA (İngiliz Kraliyet Mimarlar Enstitüsü) işbirliğiyle Eylül 2018’den bu yana İngiltere’de mimar sohbetleri düzenliyor. Uluslararası mimarlık camiasının öncü isimleriyle çağdaş meslektaşlarının ağırlandığı RIBA + VitrA ile Mimar Sohbetleri, bugüne kadar gerçekleştirilen 23 etkinlik aracılığıyla, 14 ülkeden 47 konuşmacıyı 100 binden fazla izleyiciyle bir araya getirdi. Pandemiyle birlikte dijital ortama taşınan etkinlik dizisi kapsamında Türkiye’ye özel düzenlenen 4. sohbetin konuğu SOM’un Tasarımdan Sorumlu Ortağı Kent Jackson oldu. Dünya Yeşil Bina Konseyi’nin 2020 kampanyasında Küresel Elçi olan Jackson, ilk gösterimi 1 Temmuz’da VitrA Türkiye YouTube hesabından yapılan yayında, “Avrupa'da yaklaşık 200 milyon bina var ve 2050'den önce 190 milyon kadarının yenilenmesi gerekiyor. Mevcut bir yapı üzerinde çalışmak çok zordur, ancak buradaki fırsatı iyi değerlendirmemiz, yıkıp yeniden inşa etme yaklaşımından uzaklaşmamız gerekiyor. Çünkü en yeşil bina inşa edilmiş binadır” dedi. 

“35 yıl boyunca her 2 ayda bir Londra kadar büyük bir alan şehirleştirilecek”

 Denver’daki eski tren istasyonu, San Francisco'daki yüz yıllık sinema salonu, Manhattan şehir merkezindeki Farley Postanesi ve İsviçre’nin Cenevre kentindeki Birleşmiş Milletler’e ait “Milletler Sarayı” kompleksinin dönüşüm projelerinden bahseden Jackson, dünyadaki şehirleşme hakkında da çarpıcı bilgiler paylaştı: “2050’ye kadar dünya nüfusuna 2,4 milyar kişi daha eklenecek ve insanların %80’i şehirlerde yaşayacak. Şehirler, dünya genelinde inşa edilecek ve yenilenecek 230 milyar metrekarelik alanla giderek daha fazla yoğunlaşacak. Bu da önümüzdeki 35 yıl boyunca her 2 ayda bir Londra kadar büyük bir alanın şehirleştirilerek gezegenimize ekleneceği anlamına geliyor. 2030 itibarıyla Avrupa’daki mevcut binaların %90’ı dolacak. ABD Ulusal Tarihi Koruma Vakfı’nın araştırmasına göre, çoğu eski durumda ve enerji bakımından verimsiz bir konutun yeni ve yüksek performanslı bir konutla değiştirilmesiyle yeni yapının ekolojik etkisini dengelemek ortalama 40-50 yıl süreyi gerektiriyor. İklim değişikliğini ihmal eden küresel stratejiler, yakın gelecekte karbon emisyonlarını düşürmeye odaklanıyor ama 40-50 yıl daha bekleyecek zamanımız yok.”

“Aldıklarımızdan daha fazlasını vermemiz gerektiğini gösteren bir hayat dersi bu!”?

Mevcut bina stoğunun dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini belirten Jackson, sözlerine şöyle devam etti: “İşlevlerini yerine getirmeyen binaları dönüştürebilir, onları şehirlerimize yeniden entegre edebilir miyiz? Adeta aldıklarımızdan daha fazlasını vermemiz gerektiğini gösteren bir hayat dersi bu! Dünya üzerinde yeni bir bina inşa ettiğimizde bunun bir sonucu olacağını bilmeliyiz. Çevrenin sağlığımız için hayati önem taşıdığını anlamamız gerekiyor. Artık doğayla daha çok iç içe olmamız gerektiğini, ancak böyle sağlıklı ve üretken olacağımızı da biliyoruz.”

Yapılı çevrenin karbondan arındırılmasını aktif olarak savunuyor?

RIBA + VitrA ile Mimar Sohbetleri’nde doğduğu topraklardan ve çocukluk deneyimlerinden başlayarak mimarlık yolculuğunu paylaşan Kent Jackson, iklim değişikliğiyle mücadele ederken daha iyi bir geleceği biçimlendiren çalışmalara imza atan mimar, tasarımcı, mühendis ve şehir planlamacılarından oluşan bir mimarlık kolektifi olan SOM’da 24 yıldır çalışıyor. 80 yılı aşkın deneyimi, Amerika’dan Asya’ya uzanan 10 ofisiyle dünyanın önde gelen mimarlık ve şehir planlama şirketlerinden biri olan Skidmore, Owings & Merrill LLP (SOM); çoğu özel teknolojilerin, yeni süreçlerin ve yenilikçi fikirlerin araştırılıp geliştirilmesine odaklanan projeleriyle tasarımda mükemmelliğin öncüsü kabul ediliyor. Jackson ofisler, havalimanları, konut geliştirme ve büyük karma kullanımlı kentsel planlar dahil olmak üzere, çok çeşitli ölçek ve kullanımlardaki projeler üstünde çalışıyor. Yapılı çevrenin karbondan arındırılmasını aktif olarak savunan Jackson, bireysel bağlama yanıt verirken, hem doğal hem de yapılı çevrenin entegrasyonunu sağlayan yenilikçi tasarım yaklaşımları geliştiren bir mimari ekibe liderlik ediyor.

RIBA Hakkında

İngiliz Kraliyet Mimarlar Enstitüsü (Royal Institute of British Architects - RIBA), mimarlıkta mükemmelliği hedefleyen küresel bir profesyonel üyelik organıdır. Dönemin önce gelen mimarları tarafından 1834’te kurulan RIBA, 6 bini Birleşik Krallık dışında 47 bini aşkın üyeye sahip. Ülke çapında ofisleri bulunan RIBA’nın Londra’daki 1930’lardan kalma merkez binasında; kitabevi, kafe, galeri ve konferans salonu da yer alıyor.